
Anadolu kiliminin zengin motiflerinden birinin adı da Aşkale’dir. Kent ve sanayi toplumunun ürünü olan ilişki türünün genel olarak görülmediği yöre halkında, bireyler arası farklılıklar pek az izlenmekte ve hemen hemen aynı değer ölçüleri paylaşılmaktadır. Toplumsal yaşamda milli birlik ve beraberlik anlayışı hakim duygu olup, bu duygu huzur ve güvenin tesisinde en önemli unsuru teşkil etmektedir. Konukseverlik, toplumsal olaylara karşı duyarlılık ve sergilenen dayanışma, Aşkale’nin genel hasletlerinden bazılarıdır.
Aşkale’de sosyal yapının temeli olan aile yapısı ve algılayışlar, Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki geleneksel yapıya göre bazı farklılıklarla kendini göstermektedir. Başlık parası, akraba evlilikleri, evlilikte anne- babanın karar vermesi, çok eşlilik ve benzeri hususlar Aşkale halkı için değerini yitirmiş ananelerdir.
İlçedeki tüm kamu kurum ve kuruluşlarıyla birlikte, Meslek Yüksekokulu ile Çimento Fabrikası, Alçı Fabrikası, kum ocakları ve hizmete sunulacak diğer özel kuruluşların mevcudiyeti, İlçede önemli sayılabilecek insan sirkülasyonu oluşturmakta ve ülkenin çeşitli yörelerinin değişik sosyal gruplarına mensup vatandaşlarımızın İlçemizde kaynaşmasına vesile olmaktadır. Bu durum, İlçe sakinlerini birbirine yaklaştırmakta, hoşgörü ve tahammül duygularını geliştirmektedir. Siyasi gerginliklerin ve kültürel ayrıcalıkların yaşanmadığı, huzur ve güven ortamıyla Aşkale, Anadolu’muzda yaşamı güzelleştiren yörelerimizden biri durumundadır.
İlçe merkezi genel olarak memur, işçi ve ticaretçi kenti görünümünde olup, bu olgu sosyal bünyeye renklilik; ekonomik yapıya canlılık kazandırmaktadır. Ancak hayvancılık ve çiftçilik de İlçe ekonomisinin önemli unsurlarındandır. İşsizlik ülke standartlarına göre daha düşük düzeydedir.
Kargas ve kargir şeklinde konutlaşmanın olduğu İlçede, düzenli bir imardan bahsedilemez. Marmara depremi, İlçedeki göçü büyük ölçüde durdurmuş, bu durum toplu konut yapımına hız kazandırmış olmakla beraber İlçede yaşanan 25-28 Mart 2004 depremlerinden sonra İlçe tekrar göç vermeye başlamıştır. Köylerde bulunan konutların % 90’nın taş ve topraktan inşa edilmiş sağlıksız yığma bina oluşunun kötü sonucunu, köylerde yaşayan halkımız depremde yaşamış olup, depremde büyük hasar gören köylerimizin tamamı Devlet tarafından depreme dayanıklı ve planlı konutlarla yeniden inşa edilmiş ve modern bir yapıya kavuşturulmuştur. |